İltimas İsmayıl 1963-cü ildə Şərur rayonunda doğulub.
Ne mutlu, ne mutlu Türk’üm diyene
Ural, Altay, Tanrı Dağdan gelirim,
Göktürkün oğluyum hakkı bilirim,
Hürriyyet verilmez, söküp alırım,
Müjdem var Türklüğü şeref bilene,
Ne mutlu, ne mutlu Türk’üm diyene.
Kurt sütü içmiştir dağda soyumuz,
Oradan gelmiştir mertlik huyumuz,
Titretti dünyayı her bir boyumuz,
Hillalli, yıldızlı kefen giyene.
Ne mutlu, ne mutlu Türk’üm diyene.
Gok Türküm, Özbek‘im, Kıpçak, Uygurum
Tarihim aşikâr sözde doğruyum
Kumuk, Kazak, Kırgız, Azer oğluyum
Birlik şiarımız, ün salsın yine.
Ne mutlu, ne mutlu Türk’üm diyene.
Türkmenim, Başkırtım, şanlı Tatarım,
Tanrı dağdan indim ocak çatarım,
Bozkurtun belinde düşman atarım,
Kafirin boynunu yere eğene,
Ne mutlu, ne mutlu Türk’üm diyene.
Karakalpak, Nogay, Gagauz benim,
Kanımız asildir Türk soyu genim,
Bütün yeryüzüne yayılsın ünüm,
Türkü sevmeğeni ölüm beğene,
Ne mutlu, ne mutlu Türk’üm diyene.
Soyumuz Türk Oğuz Handan almışız,
Baltik kıtısında mekân salmışız,
Orhon Yenisey’le destan olmuşuz,
“TURAN”dedik bütün Türkler uyana,
Ne mutlu, ne mutlu Türk’üm diyene.
TURAN eli Kurulsun
Ay yıldızın altında kavuşsun ellerimiz,
Sonsuza dek bırakma “Ne mutlu türküm” diye.
Dünya türkü söylesin şad olsun illerimiz,
TURAN eli kurulsun, Tanrı Türk’e yar olsun.
Göklerde dalgalansın muzaffer bayrağımız,
Cihan nura boyansın, Güneş al çırağımız.
Diriliş zamanıdır, birliktir ereğimiz,
TURAN eli kurulsun, Tanrı Türk’e yar olsun.
Kalbimizde ki sevda dağı taşı şum eyler,
Dünyayı ters döndürür, kayaları kum eyler,
Bir ölse bin doğulur, düşmanları gum eyler,
TURAN eli kurulsun, Tanrı Türk’e yar olsun.
Yürü, mavi gözlü kurt, ayak basak izine,
Tanrı elçi gönderdi Türkçülüğün özüne,
Hak dedik, hak bağırdık haksızların yüzüne,
TURAN eli kurulsun, Tanrı Türk’e yar olsun.
“Ya istiklal, ya ölüm”, şiaramız olacak,
Yiğit Türk oğulları yeryüzüne dolacak,
Akıllarda kahraman şühedalar kalacak,
TURAN eli kurulsun, Tanrı Türk’e yar olsun.
Anma Beni Sevdiğim
Ger yayını, at okunu yüreğimden vur hadi,
Eli topla, meclis düzelt, ihsanımı ver hadi,
Bu dünyayı bensiz yaşa, lezzetini gör hadi,
Hiç adımı dile alıp, anma sakın sevdiğim.
Bahar gelse, cemre düşse, güller bitse bahçende,
Bülbül gelip nağme nağme, feryat etse bahçende,
Kanın döküp gül üstüne, kurban gitse bahçende,
Hiç adımı dile alıp, anma sakın sevdiğim.
Al giyinip kız gelinler dolansalar her yanı,
Dostlar gelip bulsa seni, sorarlarsa yar hani,
Bir ricam var hiç ağlama, sıkma sakın o canı,
Hiç adımı dile alıp, anma sakın sevdiğim.
Bir yaz günü rüzgâr esip oynatırsa telini,
Fısıldarsa kulağına talihsiz bir gelini,
Hayal gibi bir el gelip kucaklarsa belini,
Hiç adımı dile alıp, anma sakın sevdiğim.
İltimasım, kalbim yanar gece gündüz ağlarım,
Bir vefasız yar yüzünden, yüreğimi dağlarım,
Ne haldesin diye sorma, bin yerimden çağlarım...
Hiç adımı dile alıp, anma sakın sevdiğim.
Bahar
Bahar geldi, cemre düştü, uyandı toprak,
Gömleğini yırttı hemen, dayandı yaprak.
Her tarafta âşık olur güllere bülbül,
Boy atarak, selam verir, ellere sümbül.
Menekşeler kol dibinden yüzün gösterir,
Yar gelmezse, boynun büküp, hüzün estirir.
Gelincikler al boyayır çölü, çemeni,
Dağ derenin bir âlemdir, yalı, dameni.
Nehirler de coşup taşar kırılmış buzlar,
El obada şenlik vardır kurulmuş sazlar
Sevda düşer yüreklere yüzler allanır,
Sevdiğine naz yaparak kızlar sallanır
İltimas da ilkbaharda geldi cihana,
Aşkı yazdı şiirlere, saldı dehana.
Bayrağım
Eyy şanlı, kanla boyalı bayrağım,
Bu can sana feda olsun ,feda.
Senin olduğun yerde kimsede olmaz eda.
Ya yücelir göğlere , rüzgarlarla çarpışır ya da,
Uğründa ölünür, kurban olunur,can verilir o ada.
Destanını yazmış, göylərə ucaltmış səni şühəda.
Eyy aylı yıldızlı , Türk boyalı, gök yüzlü bayragım,
Ugrunda ölmek gibi bir şeref isterim.
Maviliyin derinliğinde kayb olmak,
Aslıma, soyuma, boyuma dönmek isterim.
Sağlığımda şerefim, şanım, ey yüce başım,
Ekmeğimin tüzu, soframda tatlım, aşım,
Ölünce kefenim, örtüm, ebedi başdaşım,
Al boyalı, gök yüzlü, imanlı bayrağım.
Dalğalan yücelerde canım, kanım, hayanım.
Eyy üç boyalı, hilallı, yıldızlı bayragım.
Paylaş: